Üçüncü çeyrekte 4,65 milyar dolar

Kripto odaklı girişim sermayesi yatırımı üçüncü çeyrekte 4,65 milyar dolara ulaştı ve bu, 2022’nin sonlarında kripto borsası FTX’in çökmesiyle kripto girişim sermayesi bahislerini yok etmesinden bu yana görülen en yüksek ikinci faaliyet miktarı oldu.

Galaxy Digital’ın araştırma başkanı Alex Thorn, pazartesi günü yayımlanan bir raporda üçüncü çeyrekteki girişim sermayesi yatırımlarının çeyrek bazında yüzde 290 artış olduğunu ve yılın ilk çeyreğinde görülen 4,8 milyar dolarlık yatırımlardan sonraki en büyük çeyrek olduğunu söyledi.

“2021-2022 boğa piyasası seviyelerinin altında kalmaya devam etmesine rağmen, girişim sermayesi faaliyeti genel olarak aktif ve sağlıklı durumda. Stablecoin’ler, yapay zeka, blockchain altyapısı ve yatırım gibi sektörler anlaşmaları ve sermayeyi çekmeye devam ediyor ve tohum öncesi faaliyet istikrarlı biçimde sürüyor.” 

Artan yatırım faaliyeti, kripto girişim sermayesi için durgun bir dönemde geliyor. Kripto sektörü büyük ölçüde 2022 yılının kasım ayında FTX’in büyük dolandırıcılığının ortaya çıkması ve borsanın iflasla çöküşüne yol açmasının ardından sektörden çekilmişti.

Az sayıdaki anlaşma fonlamanın çoğunu çekti

Üçüncü çeyrekte 414 girişim anlaşması görüldü ve bunlardan yedisi çeyrek boyunca toplanan sermayenin yarısını oluşturdu.

Bunlar arasında 1 milyar dolar çeken finansal teknoloji şirketi Revolut, 500 milyon dolar alan kripto borsası Kraken ve 250 milyon dolar fonlanan kripto odaklı ABD bankası Erebor yer aldı.

Bu arada, 2018’de kurulan yerleşik şirketler toplanan sermayenin çoğunu oluştururken, 2024’te kurulan şirketler en fazla anlaşma sayısını gerçekleştirdi.

“Genel sektör olgunlaştıkça tohum öncesi anlaşma sayısı yüzde bazında tutarlı şekilde düşüş gösterdi” dedi Thorn.

“Kriptonun yerleşik geleneksel oyuncular tarafından benimsenmesi ve girişim sermayesi destekli geniş bir şirket grubunun pazar uyumu yakalamış olmasıyla, tohum öncesi kripto girişim sermayesi yatırımının altın çağının geçmiş olması giderek daha olası.”

ETF’ler kripto hazineleri odağına girerken girişim sermayesi durgunlaşıyor

Thorn, 2017 ve 2021’deki önceki boğa koşularında girişim sermayesi faaliyeti ile likit kripto varlık fiyatları arasında yüksek korelasyon olduğunu, ancak son iki yılda fiyatlar yükselirken faaliyetin daha durgun kaldığını söyledi.

“Girişim sermayesindeki durgunluk, oyun, NFT’ler ve Web3 gibi daha önce sıcak olan kripto girişim sermayesi sektörlerine ilginin azalması, yatırım sermayesi için yapay zeka girişimleriyle rekabet ve genel olarak girişim sermayesi tahsislerini caydıran yüksek faiz oranları gibi çeşitli faktörlerden kaynaklanıyor” diye ekledi.

Spot borsa yatırım ürünleri ve dijital varlık hazinesi şirketleri, kriptoya yönelik yatırımcı ilgisiyle rekabet ediyor olabilir.

Thorn, emeklilik fonları ve hedge fonları gibi büyük yatırımcılar tarafından spot Bitcoin ETP’lerine yapılan yüksek profilli yatırımların, bazılarının “erken aşama girişim sermayesi yatırımları yerine bu büyük ve likit araçlar üzerinden sektöre sahiplik kazanmaya başlamış olabileceğini” gösterdiğini söyledi.

Makro eğilimler tahsisçiler için ters rüzgâr yaratmaya devam ediyor, ancak Thorn düzenleyici ortamda yaşanacak değişimlerin alıcı ilgisinin yeniden canlanmasını sağlayabileceğini öngörüyor.

ABD en fazla kripto girişim sermayesi faaliyeti gördü

Çeyrek boyunca yatırılan sermayenin yüzde 47’si Amerika Birleşik Devletleri merkezli şirketlere giderken, bu oran Birleşik Krallık için yüzde 28 ve Singapur için yüzde 3,8 oldu. ABD aynı zamanda tamamlanan anlaşmaların yüzde 40’ını oluşturdu. Singapur yüzde 7,3 ile ikinci sırada, Birleşik Krallık ise yüzde 6,8 ile üçüncü sırada yer aldı.

Thorn, daha önceki düşmanca düzenleyici ortama rağmen ABD’nin tarihsel olarak en fazla anlaşma ve yatırımın gerçekleştiği ülke olduğunu ve bu eğilimin kripto dostu Trump yönetimi altında devam etmesini beklediğini söyledi.

“ABD’nin hakimiyetinin artmasını bekliyoruz, özellikle de GENIUS Yasası artık yürürlükte olduğu için ve Kongre bir kripto piyasa yapısı yasasını geçirebilirse, bu durum geleneksel ABD finansal hizmet şirketlerini bu alana ciddi şekilde girmeye daha da teşvik edecektir.”