NFT pazaryerleri NFT oluşturma, satma ve koleksiyonlar yayımlama hizmeti veren platformlardır. Bu yazıda NFT pazaryerlerinin işlevlerinden ziyade bu pazaryerlerinin hukuki özellikleri ve kullanıcıların yükümlülüklerini ele alacağız.
NFT alım-satım işlemlerinin yapıldığı pazaryerlerine Opensea, Nifty Giftaway veya Rarible gibi birçok örnek gösterilebilir. Alım satım özelliklerinin yanı sıra pazaryerleri NFT’lerin görüntülenmesi, üretimi ve off-chain NFT’ler için saklama hizmeti de veriyor. Geçen hafta bahsettiğimiz gibi off-chain NFT’lerin metaverileri zincir üzerine kaydedilir fakat temel teşkil eden içerik ise IPFS ya da pazaryerlerinin sunucularında saklanır. Bu sayede sunucu var olduğu ve veriler sunucuda saklanabildiği sürece off-chain NFT’nin içeriği de dijital yaşamına devam edebiliyor. Haliyle burada pazaryerlerinin veri saklama yükümlülüğü de önemli bir öncelik teşkil ediyor.
NFT’lerin oluşturulması ve satılması her pazaryerine göre farklılık gösteriyor. Özünde işlem sadece almak veya satmak olsa da bu farklılığın temel sebebi hizmet şartlarının her pazaryerinde farklı olmasından kaynaklı. Bu sebeple öncelikli olarak kişi hangi pazaryerini kullanacağına dikkat etmeli ve pazaryerlerinin özelliklerini incelemeli ki amacına uygun ve doğru bir pazaryeri seçebilmeli. Sonuçta bazı pazaryerleri sadece belirli blokzincirlerde çalışabilirken bazıları birden çok blokzincirde çalışabilmekte. Hatta bazı pazaryerleri herhangi bir platformda oluşturulmuş NFT’ler satılabilirken NBA TopShots gibi pazaryerleri ise çeşitli sınırlamalarla hizmet verebiliyor. Pazaryerine karar verdikten sonra ise dikkat edilmesi gereken husus hem alıcı hem de satıcılar için hizmet şartları sözleşmeleridir. Çünkü bu sözleşmelerde hangi lisansların kullanıldığı, aldığınız hizmete karşılık sözleşme tarafı olarak hangi yükümlülüklerinizin olduğu ve bu yükümlülükler karşılığında ise pazaryerinin alacağı bedelleri net bir şekilde görebilirsiniz.
NFT Pazaryerleri için en önemli hususlardan bir tanesi de Müşterini Tanı (Know Your Customer-KYC) sürecinin önemi. Çünkü bir eserin/ürünün birden fazla NFT’sinin yapılmasının önünde pek bir engel bulunmuyor. Haliyle bu durumun önüne geçmek için bazı pazaryerleri doğrulanmış sanatçılarla veya doğrulanan NFT koleksiyonları ile çalışıyor sanatçılardan eser oluşum süreci veya başka bilgiler talep ederek NFT’lerin satışa sunulmasına izin veriyor. Bu tip pazaryerleri NFT alışverişi için daha doğru sonuçlar vererek kişilerin zarar görme ihtimalini azaltıyor. Bahsettiğimiz prosedürlere ek olarak pazaryerindeki tüm kullanıcılar için KYC sürecini işletiyor ki olası hukuki veya başka problemlere karşı kullanıcıları bilsinler ve aynı zamanda NFT’lerin kara para aklama ve terörün finansmanı konularında kullanılmasına engel olabilsinler.
Blokzincir ekosistemi ve NFT piyasası büyük bir hızla büyürken beraberinde riskleri de getiriyor. NFT pazaryeri seçimi de bu riskleri azaltmak veya bertaraf etmek için önemli bir husus. Bu sebeple yukarıda anlattığım hususların önemini birkaç örnek olay ile inceleyerek hangi risklerden kaçındığımızı ve örnek olayları inceleyelim;
- Sahte Banksy dolandırıcılığı; bir Banksy hayranı 2021 yılında Banksy’nin resmi internet sitesine girdiğinde çok garip bir şeyle karşılaştı, Banksy ilk defa bir NFT satışı gerçekleştiriyordu! İnternet sitesinde bulunan linke tıklayarak satışın gerçekleştiği online müzayede giriş yapan şahıs hızlı bir şekilde var olan tekliflerden çok daha yüksek bir teklifte bulundu ve NFT’yi satın aldı. Satın almanın sonrasında dolandırıldığını anlayan şahıs bir şekilde dolandırıcılardan parasının büyük miktarını aldığını bildirmiş fakat ya geri alamasaydı? Elinde hiçbir işlevi olmayan bir metaveriyle baş başa kalacaktı.
- Banksy’nin eserini yaktılar! Evet yanlış okumadınız, Banksy tarafından üretilmiş bir sanat eserini yaktılar. 2021 senesi NFT piyasası için hem çok hareketli hem de çok garip bir yıl oldu. 2021 yılında Injective Protokol isimli blokzincir şirketi Banksy’nin “Morons”(Aptallar) isimli sanat eserini New York’ta bulunan bir galeriden satın aldılar. Eseri satın alan şirket dikkat çekici bir olaya imza attı. Şirket satın aldığı bu eseri önce NFT haline getirdi ve bu işlemin sonrasında NFT’ye temel teşkil eden fiziksel sanat eserini yaktı! Şirket daha önce kendi eserini parçalayabildiği için Banksy’nin eserini seçtiğini ve artık eseri fiziksel zararlardan koruyarak çok büyük bir adım attığını iddia etti. Bu olay sonrasında ise bu eseri güvenli bir şekilde, OpenSea isimli NFT pazaryerinde tam 228.69 Ether (günümüzde yaklaşık 840 bin dolar) karşılığında sattı. Gördüğünüz gibi NFT pazaryeri güvenliği sayesinde şirket Banksy eserini çok daha güvenli bir yolla satışa çıkarttı.
- Lüks moda evi Hermès ile dijital sanatçı Mason Rothschild ile arasında ticari marka itibari açısından bir dava görüldü. Dava konusu, Rothschild’in “MetaBirkins” isimli NFT koleksiyonu ile alakalıydı. Hermès, tasarımı kendilerine ait olan uzun yıllardır piyasada olan “Birkin” isimli çanta koleksiyonunun tüylü versiyonlarını dizayn edip NFT olarak satışa sunan Rothschild’e karşı ticari marka haklarının izinsiz kullanılması iddiası ile bir dava açtı ve davayı kazandı. Bu mahkeme kararı NFT koleksiyonunun satışa sunulduğu NFT pazaryerine gönderildi. Söz konusu hukuki uyuşmazlığa konu olan NFT koleksiyonu yine OpenSea isimli NFT pazaryerinde satılmaktaydı ve OpenSea ABD çerçevesinde regülasyonlara uyum sağlamaya çalışan bir pazaryeri olduğu için dava konusu NFT koleksiyonunu hak kaybı yaşanmaması için koleksiyondaki parçaların satışını durdurdu ve koleksiyonu pazardan kaldırdı.
Özetle, NFT pazaryerlerinin güvenli olması hem alıcı hem de satıcı açısından hatırı sayılır farklılık ortaya koyuyor. Bu sebeple de yaptığımız işlemin sadece bir NFT satın almaktan ibaret olmayıp beraberinde çok fazla hususu getirdiğini unutmayıp bu konuları da inceleyerek piyasada hareket etmek oldukça önemli.
(っ◔◡◔)っ ♥ KAYNAK ♥